Anayasa sınırlarını aşmamak kaydıyla herkes istediği ideoloji ve düşüncenin siyasetini yapabilir. Ama iktidar olmayı hedefleyen liderler, siyasetin bir amaç değil; millete hizmet aracı olduğunu bilmelidir. Seçimlerde ise ideolojik veya etnik tabanlı “marjinal” tercihler, seçmen için adeta “harakiri” anlamına gelmektedir. Bu enfeksiyonlu davranışla yerel bazda bile oluşan (İzmir veya doğudaki HDP belediyeleri gibi) yönetimler, adeta halkı…
Kurtuluş Savaşı’nda bile düşmana sergilenen davranıştan daha kötü, daha acımasız bir tavır sergileniyor Kürtlere karşı. Artık o andan itibaren her aşamada, sadece Dersim bombalanması değil. Bunlar meşhur olanlar. Daha başka bir çok zulüm var.
Partililer neye göre ve nasıl değerlendirilirler. Partiler iktidarı devrindeki icraatları ile konuşulurlar. Yoksa muhalefetteyken her şey söylersiniz. En güzel şeyleri söylersiniz. Kılıçdaroğlu’nun dinlerseniz, bakıyorsunuz bir ay içeride Türkiye’de hiç mesele kalmayacak. Peki ölçü ne?
Partililer neye göre ve nasıl değerlendirilirler. Partiler iktidarı devrindeki icraatları ile konuşulurlar. Yoksa muhalefetteyken her şey söylersiniz. En güzel şeyleri söylersiniz. Kılıçdaroğlu’nun dinlerseniz, bakıyorsunuz bir ay içeride Türkiye’de hiç mesele kalmayacak. Peki ölçü ne?